Kazıyye
Kazıyye
Tarifi: ( قَوْلٌ يَصِحُّ اَنْ يُقَالَ لِقَا ئِلِهِ اِنّهُ صَادِقٌ فِيهِ اَوْ كَا ذِبٌ فِيهِ ). Söyleyen için sözünde sadıktır veya kaziptir diye söylenilmesi sahih olan kavildir. Bu da tarafları itibarıyla iki kısımdır:
1) Hamliyye: ( وَهُوَ مَالاَيَنْحَلُّ طَرَفَاهَا اِلَى مُفْرَدَيْنِ ). Her iki tarafı müfrede ayrılmayandır.
2) Şartiyye: ( وَهُوَ مَايَنْحَلُّ طَرَفَاهَا اِلَى مُفْرَدَيْنِ ). Her iki tarafı müfrede ayrılandır. Bu da ikiye ayrılır:
a) Muttasıla: İki kazıyyeden birinin sıdkı veya kizbi diğerinin sıdkına bağlı olandır.
- Lüzûmiyye: Tâlinin sıdkı mukaddemin sıdkına bağlı olandır.
- İttifakıyye: Tâlinin sıdkı mukaddemin sıdkına bağlı olmayandır.
b) Munfasıla: İki kazıyyeden birinin sıdkı veya kizbi diğerine bağlı olmayandır.
- Mâniat’ül-cemi vel’hulüv mean: İki şeyin hem cem’inde hem de hulvünde mani olmasıdır.
- Mâniat’ül-cemi fakat: İki şeyin sadece cem’inde mani bir durum olmasıdır.
- Mâniat’ül-hulüv fakat: İki şeyin sadece hulvünde mani bir durum olmasıdır.
Kazıyye nisbet itibarıyla iki kısımdır:
1) Mûcibe (Olumlu)
2) Sâlibe (Olumsuz)
Bunlardan da her bireri üç kısımdır.
1) Mahsusa: Mevzuu şahs-ı muayyen olandır.
2) Mahsûra:Kendisinde edat-ı sûr (kül, bağız) bulunandır.
3) Mühmele: Hem şahs-ı muayyen olmayan, hem de edat-ı sûr bulunmayandır.
Tarifi: ( قَوْلٌ يَصِحُّ اَنْ يُقَالَ لِقَا ئِلِهِ اِنّهُ صَادِقٌ فِيهِ اَوْ كَا ذِبٌ فِيهِ ). Söyleyen için sözünde sadıktır veya kaziptir diye söylenilmesi sahih olan kavildir. Bu da tarafları itibarıyla iki kısımdır:
1) Hamliyye: ( وَهُوَ مَالاَيَنْحَلُّ طَرَفَاهَا اِلَى مُفْرَدَيْنِ ). Her iki tarafı müfrede ayrılmayandır.
2) Şartiyye: ( وَهُوَ مَايَنْحَلُّ طَرَفَاهَا اِلَى مُفْرَدَيْنِ ). Her iki tarafı müfrede ayrılandır. Bu da ikiye ayrılır:
a) Muttasıla: İki kazıyyeden birinin sıdkı veya kizbi diğerinin sıdkına bağlı olandır.
- Lüzûmiyye: Tâlinin sıdkı mukaddemin sıdkına bağlı olandır.
- İttifakıyye: Tâlinin sıdkı mukaddemin sıdkına bağlı olmayandır.
b) Munfasıla: İki kazıyyeden birinin sıdkı veya kizbi diğerine bağlı olmayandır.
- Mâniat’ül-cemi vel’hulüv mean: İki şeyin hem cem’inde hem de hulvünde mani olmasıdır.
- Mâniat’ül-cemi fakat: İki şeyin sadece cem’inde mani bir durum olmasıdır.
- Mâniat’ül-hulüv fakat: İki şeyin sadece hulvünde mani bir durum olmasıdır.
Kazıyye nisbet itibarıyla iki kısımdır:
1) Mûcibe (Olumlu)
2) Sâlibe (Olumsuz)
Bunlardan da her bireri üç kısımdır.
1) Mahsusa: Mevzuu şahs-ı muayyen olandır.
2) Mahsûra:Kendisinde edat-ı sûr (kül, bağız) bulunandır.
3) Mühmele: Hem şahs-ı muayyen olmayan, hem de edat-ı sûr bulunmayandır.
Konular
- NEVEVİ 40 HADİS
- GECENİN OKLARI
- Alaka
- fesahat
- Belagat
- Memrise ile akıllı telefondan arapça nasıl öğrenilir
- Duolingo ile arapça öğrenmek mümkün mü
- İZAHLI 40 HADİS METİN VE TERCÜMESİ İMAM-I NEVEVİ
- RESULÜLLAH (S.A.V)'IN SAHİH HUTBELERİve ŞERHİ 1
- RESULÜLLAH (S.A.V)'IN SAHİH HUTBELERİve ŞERHİ 2
- emsile-i muhtelife ve taksimi
- emsile-i muttaride
- masdar
- Hemze-i vasıl, Hemze-i Kati
- İLLET HARFLERİ
- 4. bab
- 5. bab
- 6. bab
- if'al babı
- Tef'il babı
- mufaale babı
- infial babı
- İftial babı
- MİHENK
- İfilal babı
- Tefe'ul babı
- Tefaul babı
- KUR’AN'DA VE HADİSLERDE LANETLENENLER
- İSLAM VE KADIN
- EN GÜZEL ÖRNEK RESULÜLLAH